8 Mart Kadınlar Günü Şehit Analarının Olsun.
Bugün 8 Mart Dünya Kadınlar günü bugün tüm kadınlar için önemli. Bu günü yazacağım yazıda şehit annelerine ayırmak onlara hediye etmek istedi gönlüm. Bugün evlatlarını genç yaşta toprağa hediye eden, istemeden onlardan ayrılan annelerin olsun. Çünkü en zor sınav evlatta yapılan sınavdır.
Anne karnından çıkan çocuk annenin karnında bir parçasını bırakır derler. Bunun gerçek olup olmadığını bilemem ama her anne evladının iyiliğini ve mutluluğunu ister.
Şehitlik Müslüman inancına göre elbette en ulvi makamdır. Bu makamda olan için ne huzur verici ne mübarek bir durumdur. Bu durumu herkes kabul edebilir mi o tartışılır. Çünkü acıdır zordur ve fedakârlık ister. Ancak başına gelen bilir, biz uzaktan ne kadar anladık desek, duygudaşlık yapmak istesek de onu yaşayanlar gibi olmaz, olamaz. Bu yüzden şehit anneleri özel insanlardır.
Düşünsenize bir çocuk dünyaya geldiğinde ne çok sevinir insan. İlk çocuğumuz olunca bir türlü inanamamıştım böyle bir güzele sahip olmanın gerçeğini, bir türlü içselleştirememiştim. Bir mucize idi. Her organı tam, küçücük, çok güzel bir insan yavrusu sizin yavrunuz kollarınızın arasında. İlerleyen zaman içeresinde büyütmesi sizi zorlasa da büyüdüklerinde sizin gururunuz olur. Üç erkek çocuk ve bir kız annesi olarak ben de hepsi ile gurur duyuyorum.
Şehit olmaları gerektiğinde elbette vatan söz konusu olduğunda onları ben de gönüllü olarak gönderirim. Onları bırakın ben bile elimden geleni yaparım. Bu toprakların her karışı şehit kanı ile yoğrulmuş. Bunu ben demiyorum tarihimiz söylüyor. Topraklarımız çok değerli kıymetini bilelim.
Toprak uğranda ölen varsa vatan olur. Vatan; uğrunda ölen varsa vatan olur Boşuna demiyor şair; Mithat Cemal Kuntay :”Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır. Toprak eğer uğrunda ölen varsa vatandır. Bizler Allah’a ve onun peygamberlerine inanan bir milletin çocuklarıyız. Şehitliğin yüce bir makam olduğunu bilir ona göre çocuklarımızı yetiştiririz. Bu yüzden vatan ve şehitlik kavramları bizde ayrı bir yer tutar ayrı bir önem arz eder. Bu yüzden gidenlerin geride bıraktığı emanetler bizim için ayrı değerlidir.
Şehitlerimiz bu dünyadan ayrılırken sevdiklerini bize emanet ederler o yüzden onlara saygı ve muhabbet göstermeliyiz. Onların dertleri ile dertlenmeli, onların sorunlarını geçimlerini önce devlet sonra millet olarak her şeyin önünde tutmalıyız. Onların yetimlerini, onların dul eşlerini korumalı ve kimseye muhtaç etmemeliyiz. Devletimiz gerekli maaşı bağlayıp ev alımı çocukların okutulmasında öncelikleri onlara sağlayarak üzerine düşeni yapıyor. Bizler bu vatanın emanetleri ile sevgi ışığında kucaklaşmalı, her karış toprağı şehit kanları ile sulanmış bu toprakların da kıymetini her şeyden çok bilmeliyiz. Zira vatanı olmayanın özgürlüğünden söz edemeyiz. Bayrağımız özgürce dalgalanıyor, ibadetimizi rahatça yapabiliyor ve istediğimiz yerden ev, mülk alabiliyor istediğimiz işte çalışabiliyorsak eğer bu vatan için canını veren şehitlerimiz sayesindedir.
Sözü bitirirken şehit analarının ellerinden öpüyor asil evlatlar yetiştirdikleri için onları kutluyor, acılarını acı dertlerini dert biliyor ve yüreğimle onların yanında olduğumu buradan belirtmek istiyorum. Bu millet vatanını, bayrağını ve en önemlisi tevhit inancını hayatından çıkarmadıkça özgürlük onun şiarıdır. Bu millete de bu yakışır. Kendini bilmeyen bulmayan milletler ise daima zelil, perişan ve esir olarak hayatlarını bitirirler. Bize yakışan ise her Türk hür doğar ve hür ölür. Ne mutlu Türküm diyebilenlere. Sevgi ve saygılarımla efendim.
Semiray Sezgin Daylan/2020 Bursa 8 mart
